Hekim Bey Götümün Bakire Olduğunu Sanıyordu!

Hekim Bey Götümün Bakire Olduğunu Sanıyordu! Göknur 21 Y., Konya / Türkiye

Bundan 3 yıl evveldi, Lise biteli 1 yıl olmuştu ve artık konutta kasvetten patlıyordum. İş arıyordum, ama heryerde çalışamazdım. Hem babamlar izin vermezdi, hemde ben öyle pek güçe gelemezdim. Birgün babam geldi ve hekim bir dostunun ona bir numara verdiğini, bir başka hekim dostunun muayenehanesine tıbbi sekreter gibi birini aradığını söyledi. Mesai sabah 10’dan akşam 9’a kadarmış, ücreti filan da iyimiş. Üstelik muayenehane çokta da uzak dokunulmuş.

Ertesi gün görüşmeye gittim. Kapıyı, yerine bakacağım bayan açtı, karnı burnunda hamileydi, oyüzden dağılıyordu. Oturduk, hekime haber verdi. Hekim öğreniyormuş benim geleceğimi, babamın dostu haber vermiş evvelden. Hastası çıkana kadar ablayla sohbet ettik, 34 yaşında, 4 çocuklu, 5.’ciyi bekliyormuş, eşi de o işhanında bir başka hekimin yanında çalışıyormuş. Hekim beyden başka bir deyişle Ali beyden bahsetti bana, “Kendisi çok durgundur, öyle agresiflikleri yoktur, tez geçim sağlarsın!” filan dedi. Kendisinin de uzaktan akrabası oluyormuş zati.İçeriye girdiğimde adam beni afallatmıştı doğrusu. Uzun boylu, kocaman yapılı, esmer, çok güzel kaşı gözü olan, çekici bir erkekti. Kısa bir konuşmadan sonra, “Pazartesi gel ve başla. Yapacağın şey telefonlara bakmak, arayanları anekdot etmek, çay makinasında çayımı kahvemi hazır etmek, ve şayet yaparım dersen, öğle yemeklerini pişirebilirsin, birlikte yeriz!” dedi. Ben de kabul ettim…

Çalışmaya başladım. Aradan bir iki ay geçti, hiçbir mesele yoktu. Mesai sırasında kendisine ‘Hekim bey’ yada ‘Öğretmenim’ diyordum, mesai dışında ise ‘Ali ağabey’. O da beni beğenmişti, ara gizeme takılıyor, “Naber bizim kız?” filan diyordu, ama mesafemizi herzaman gözetiyorduk. Ben işe iyice alışmıştım, her işi becerebiliyordum. Yemekelerimi filan çok hoşlanıyor, gelen giden olduğunda kesintisiz bana methediyordu. Haa bu arada kendisi de konutlu değil, 34 yaşında bekar bir hekim, mektep iş derken konutluluğa fırsat bulamamış. O surattan benim tutumlarım, yemeklerim, demlediğim çay dahi ona ilaç gibi geliyordu. Ama ben ona ‘Ağabey’ diyordum, o da bana kendisinden küçük bir kadına nasıl yanaşılırsa öyle yanaşıyordu. Fakat tam bunlara karşın ben içten içe kendisini çok seviyordum, çok çekici buluyordum.

Birgün sol göğsümde fazla sızılar sezmeye başladım, gerçekten beni kıvrandırıyordu bu sızı. Anneme hekime gideceğimi, meme kanserinden çok korktuğumu söyledim. Annemin verdiği yanıt ise usuma gelmeyen bir yanıttı, “Kızım sen zati bu dalla ilgilenen bir hekimin yanında çalışıyorsun, Ali ağabeyin bir baksın, ciddi birşey varsa özel sağlık kurumuna gideriz!” dedi. “Yok anne utanırım ben!” filan desem de, “Kızım adam hipokrat andı etmiş bir hekim, ayrıca çokta efendi, sen bir söyle, olmazsa bir kadın dostuna yollasın seni!” dedi…

Ertesi gün işe gittiğimde Ali bey aradı ve azıcık geç geleceğini söyledi. Ben de bilgisayarın başında internete takılıyordum ki, birden sızım gene başladı. O sırada Ali bey geldi, “Ne oldu, neyin var?” dedi. Utana sıkıla söyledim. “E be hoş kız, daha evvel neden söylemedin sen bunu bana? Gel bir bakalım, umarım ciddi birşey değildir!” dediğinde çok utandım, “Yok, gerek yok, geçer…” desemde kavramıştı, “Gel gel, utanma ben hekimim!” deyip güldü. Geçtik perdenin arda oturduk ve “Aç bakalım!” dedi, eline vakum gibi birşey aldı.“Göğüsünü tabiki!” dedi. Utana sıkıla açtım gömleğimin düğmelerini…

Göğüslerim çok hoştur, tam sevgililerim göğüslerime hastaydılar, dik, kocaman, esmer ve sarih kahverengi uçludur. Ben göğsümü açtım. “Südyeni de!” demez mi bana. “Böyle nasıl hakimiyet edebilirim? Hadi utanma, bak başka hastalar da gelecek!” dedi. Utanarak, yerin dibine geçerek südyenimi de açtım ve uzandım tetkik masasına. Elini mememe götürüp, yoğurup sıkmaya, kist var mı diye aramaya başladı. Utanıyordum, kıpkırmızı olmuştum, ama güzelime de gidiyordu. Amım ıslanmıştı dahi. Hiç konuşmuyorduk, ben yalnızca kısık kısk soluk alıp veriyordum, o ise yoklamaya, zevkini çıkarırcasına ellemeye devam ediyordu. Kontrolunu tamamladıktan sonra, “Korkulacak birşeye tesadüfmedim, göğüslerin de büyük olunca, üstüne filan uyuyorsan, alıngan bölge, haliyle ağrıyor olabilir!” dedi ve bana bir hap yazdı. Kendisine teşekkür ettim ve utanarak giyinip çıktım. O da terlemişti ve tahrik olmuştu, ama hiç bozuntuya vermedi…

O günden sonra, günde en az 4-5 kere, o anları düşünüp mastürbasyon yaptım. İnanamıyordum, adamı çılgın gibi arzulamaya başlamıştım.Bekaretime değdirmeden, her ikisiyle de herşeyi yaptık. Buna götten sikişmek te dahil. Yani sikilmenin tadını öğreniyordum ve sikişmeyeli çoook uzun zaman olmuştu…

Bakışlarım kesintisiz hekimin üzerindeydi. Artık daha sexy giyiniyor ve onu tahrik edercesine davranıyordum, fakat hep ilk adımı ondan bekliyordum. O ise belki de benim yanlış kavrayacağımdan çekindiği için uzak duruyordu. Ümidim kesilmişti artık, ben ona nekadar yakın ve ateşli yanaşsam da, o uzak duruyordu. Ben de ilgime sürüklemiştim üstünden. Artık sabahları geldiğinde ‘Günaydın, Hoşgeldiniz’ filan derken öyle sıcak davranmıyordum, kendisi istemediği sürece kahvesini kendiliğimden yapıp götürmüyordum, akşamları çıkarken de çok fotoğrafı veda edip çıkıyordum. İlgisiziliğimi farketmiş ve bozulmuştu…

Bu onu çıldırtmış olacak ki, birgün iş çıkışı hemen arkamdan çıkıp, araba ile arkamdan klakson çaldı ve “Bugün ben vazgeçeyim seni, hadi atla!” dedi. “Yok teşekkürler, dolmuşla giderim!” dedim. “Aaa kırma beni, hadi lütfen!” deyince bindim. İkimiz de hiç konuşmuyorduk. Otomobili çok yavaş sürüyordu. “Azıcık süratli sürün lütfen, çok acıktım, bir an evvel konuta gitmek istiyorum!” dedim.Hık mık etsem de, önerisini kabul ettim ve Meram da hoş bir restoranta gittik. Ne yapmaya çalıştığını ve ne olduğunu bütün kestiremiyordum. Konutu arayıp, Ali ağabey ile yemek yediğimizi, sonra kendisinin beni konuta vazgeçeceğini söyledim. Annemler kendisine güvendiği için izin verdiler…

Yemeği yedik kalktık. Otomobilde, “Bir de kahve içelim, iyi gider bunun üstüne!” dedi. “Buyrun bize gidelim sunim, annemlerle içersiniz!” dedim. “Yok konutum hemen burada öğreniyorsun, gel ben sana yapacağım!” dedi. “Yok teşekkürler!” filan desem de ısrar etti, “Çok iyi Türk kahvesi yaparım!” dedi. “Peki!” dedim ve geçtik evine. Gerçekten bugüne kadar, o meme kontrolu hariç, ikimizin de birbirimize ne bir iması, ne bir tacizi, ne de başka birşeyi olmamıştı. Evine girdiğimizi afallamıştım, bekar evine göre pak ve iyiydi. Salona oturttu beni, kendisi de hemen mutfağa geçti ve kahveleri yapmaya başladı. Kahve kaynarken benden üzerini değiştirmek için müsade istedi. Hemen içeri gidip eşofman ve tişört giymişti. 5 dakika sonra kahvelerle geldi, kahvelerin yanına lokum dahi koymuştu. Güzelime gitmişti :

Kahveleri içerken hiç konuşmuyorduk, yalnızca bakışıyorduk.‘Bu kim? Şu kim?’ diye sorarken, birden onu yanımda buldum. Fotoğraflara bakarken her solukta soluğunu dahada yakınımı seziyordum sanki. Panik, fobi, coşku ve azmışlık bir aradaydı. Bazen yana doğru bakıyordum, bir gözü albümde, biri bendeydi. Daha sonra, “Saçların çok güzel kokuyor, beni cezbediyorsun!” dediğinde, artık herşeyi kavramıştım. Çok fena azmış olsam da, birden kalktım ve “Ben artık gideyim Ali ağabey, annemler merak etmesin!” dedim. Elimden yakalayıp geri oturttu beni, “Dur korkma hemen, ben vazgeçeceğim seni merak etme, yalnızca yanıma otur!” dedi.

Titreyerek yanına oturdum. Ufak ufak boynumdan öpmeye başladı. “Ali ağabey ben daha evvel…” diye başladığım tümceyi bitirmeme fırsat vermeden, “Öğreniyorum, bakiresin! Sakin ol, yalnızca azıcık şehveti tadacağız!” diyerek, küçük küçük beni öpmeye devam ediyordu. Çok tahrik olmuştum. Elimi alıp sikine koydu ve eşofmanın üstünden sikine bastırtmaya başladı bana. Utanıyordum, ama güzelime de gidiyordu. Kulağıma, “Sakin ol birtanem, rahat vazgeç kendini, senin için yanan yarağımı hisset, tek isteğim o taptaze bedenini tatmak!” filan diyerek beni azdırıyordu.

Onu da soyduk, anadan üryan, kalkık sikiyle karşımdaydı. Kucağında birsüre öpüştükten sonra, altlara indi ve memelerimi emmeye, ısırmaya ve yoğurmaya başladı. Bana, “O gün çok tahrik olmuştum, enfes göğüslerin var, mhhhh harikulade!” filan diyerek, bir yandan da amımı okşuyordu. Amıma indiğinde ise kokusunu içine çekti ve “Enfes görünüyor, daracık ve sıcacık!” diyerek yumuldu. Hekim bu işi iyi öğreniyordu, daha evvel iki sevgilim de böylesine yalamamıştı amımı. Somura somura, dilini içine soka soka vakumluyor, beni çıldırtıyordu. Orgazmın ne olduğu sanki ilk kere tatdım. Sarsıla sarsıla, saçlarını çeke çeke, titreyerek, süzüldü zevk sularım onun ağzına. Bütün 2 kere beni yalayarak boşalttı. Bir bayanı nasıl tatmin edeceğini çok iyi öğreniyordu, eee 34 senenin en az 15 seneyi karı kız sikmiştir. Böyle bir adamı kim boş vazgeçer ki?

Daha sonra sikini ağzıma verdi ve ağzımı sikercesine gidip gelmeye başladı. Yalayıp, emiyor, ısırıyordum, inliyordum. Derken 69 olduk, ben sikini emerken, o da götümün yanaklarını sıkıp, okşamaya başladı. Parmağını götümün deliğine sürttüğünde irkildim.Daha evvel götten siktirdiğimi öğrenmiyordu tabi ve ısrar ediyordu, “Lütfen, bak çok zevk alacaksın!” diyordu. Gerçeğinde o yarağı biran evvel götüme yemek için çıldırıyordum, azıcık daha naz yaptıktan sonra, “Peki!” dedim.

Banyodan hemen vazelin getirdi. Sanki bebek kremler gibi kalçalarımın içini dışını, götümün deliğini vazelinle hoşça yağladı ve 10 aya yakındır sikilmeyen o götümü parmaklamaya başladı. Sonra beni halıya yan uzattı, kendisi de arkama o biçimde geçti, yavaş yavaş sikini götüme sürtmeye başladığında delirmiştim, zevkten çıldırmış gibi inliyordum. Hiç kavramadığım bir anda sikinin başını götüme öyle bir soktu ki, soluğum kesildi resmen, mübalağasız soluk alamadım. Kalanını yavaş yavaş geçirdiği dakikalarda az kalsın bayılıyordum. Süratli süratli gidip geldiğinde ise ikimizde de film kopmuştu. Rahat bir 15-20 dakika götümü siktikten sonra çılgın gibi inleyerek götümün içine akıttı döllerini. Amımı okşadığında ben de 3. orgazmımı yaşamıştım. Soluksuz arkamda uzandı kaldı, ben de aynı biçimde. Sonrasında okşayıp öperek kaldırdı beni ve giyindik. Oturduk birer kola içtik, sonra beni konuta bıraktı.İtiraf etti, beni ilk gördüğü günden beri arzuluyormuş. Şimdi 3 yıla yakındır yanında çalışıyorum, 3 yıldır ful sikişiyoruz ve yapmadığımız şey kalmadı. Bu arada nişanlandık. Eee yaşam seksten ibaret, insan yanıbaşındakini farkedince gerisi geliyor :

[Göknur]

.