Bankamatikten Gelen Amcık!
Bankamatikten Gelen Amcık! Erdem 31 Y., Antalya / Türkiye
Merhaba dostlar, ben Antalyadan Erdem. Özel bir firmada satış personeli olarak çalışıyorum. 31 yaşımdayım. 2 sene evvel eşimden dağıldım ve yalnız yaşıyorum. Sekse düşkün biriyim ve en büyük fantazim tanımadığım, zevkine düşkün kadınlarla, parasal çıkar olmaksızın tek gecelik, yada en fazla birkaç günlük cinsel ilişki yaşamak. Bu fantazime dair pek çok bu biçimde ilişkim oldu. Ancak şimdi size anlatacağım ilişkim büyüme doğrultusuyla, başıma gelebilecek yaşayabileceğim en hoş ilişkiydi.
Birkaç hafta evvel kredi kartı borcumu bankamatikten ödemek üzere konuttan çıktım, taşıtıma binip en yakın bankamatik şubesine gittim. Gizeme bekleme tasayı olmasın diye ve yapmam gereken ödemenin de son günü olması sebebiyle, gece 23:30 gibi gittim. Fakat yeniden de önümde 6-7 karakter bir gizeme vardı. Benden evvel bir kadın ve gerisi erkekti. Sırayı beklerken, birara önümdeki kadının gizeme doğrultusuna karşı yan durarak beni izlediğini fark ettim. Alakasından dolayı ben de onu süzmeye başladım, ama inanın o gün için usumda hiçbir çapkınlık hayali ve isteği yoktu.Yani ben gittiğini sandım, zira arkamı dönüp hiç bakmamıştım. Ben de harekâtlarımı bitirip taşıtıma yöneldiğimde, kaldırım kenarında kadının beklediğini gördüm. Dik bir biçimde suratıma bakıyordu.
Tebessüm ederek yanına yanaşıp selam verdim. Kumral derili, kumral saçlı, bana göre kısa boylu, 25-30 yaş aralığında minyon tipli ve hoş denilebilecek miktarlara sahipti. Bu arada ben de 1.90 boyunda, sportif bedenli bir erkeğim. Onun bana öyle alttan başını kaldırıp ödlek ama hevesli bakması sarihçesi çok tahrik etti ve o an onunla uyumayı kafama koydum. Selamlaştıktan sonra bana, mahzuru yoksa biryerlerde birşeyler içip sohbet edip edemeyeceğimizi sordu. Ben de, şayet onun için mahzuru yoksa konutuma gidebileceğimizi söyledim. O daha afallamışlıkla suratıma bakıp yanıtına hazırlanırken, ben içki alışkanlığım olmadığını, en büyük sevincimin demlik demlik çay içmek olduğunu söyledim. Gülerek, “Tabi, hoşnut olurum!” diye yanıt verince olağanüstü bir neşe duydum. Otomobilime bindik ve doğru benim konutun yolunu yakaladık. Usumda da kesintisiz şu vardı: bir kadın için çok cesaretli, acaba yaşam bayanı mı? Para karşılığı mı beraber olmak isteyecek? Yisme beraber olmadan yalnızca çay içip gidecek mi? Ve karar verdim, sohbeti hemen cinselliğe getirip, umduğumu bulamazsam konuttan gönderecektim.Heyecanlamaya başlamış ve elim ayağıma dolanıyordu nedense. Çabucak çayı koyup yanına döndüm ve karşısındaki koltuğa oturup, boş boş süzmeye başladım yeniden. Güzel bir kot pantolon ve üzerinde de gömlek vardı. Bedenine göre göğüsleri o kadar kocamandı ki, düğmeleri gerilip kalmıştı. Bana, “Eee hiç konuşmuyorsun?” diyerek lafa başladı. “Ne görüşebilirim, onu düşünüyorum!” dedim. “Kim olduğumu, neden seninle evine kadar geldiğimi merak etmiyormusun?” dedi. “Neden konutuma gelme cesaretini gösterdiğini merak ediyorum, ama kim olduğunu merak etmiyorum, anlatmanı da istemiyorum, sen de bana sorma!” dedim. “Ama ben merak ediyorum!” deyince, ne iş yaptığımı, nereli olduğumu, yaşamımda yaşadığım ehemmiyetli hadiseleri ve niçin yalnız olduğumu anlatınca neşelendi.
Laf ondaydı artık ve istediğim mevzu açılmaya başlamıştı: “Uzun zamandır yalnızım ve harikulade bir boşluktayım. Bu gece kendime bir partner arıyordum, akşamdan beri cafe park geziyorum ve bu biçimde rastgele biriyle ilk kez dostluk yaşayacağım, ancak umudumu kaybetmiştim, zira kimse cesaretlendiremedi beni, bankamatikteki harekâtımı bitirip konuta dönecektim.Şayet direk konuta davet etmeseydin, dışarda birşeyler içip, seni kendi konutuma davet edecektim!” deyince, kendimi bir anda onun yanında buldum. Açıklayacağı bir mevzu, vereceği bir ileti kalmamıştı artık. Bir bayan ancak bu kadar net olabilirdi.
Yüzünü avuçlayıp, dudaklarına minik kibar öpücükler kondurmaya başladım. Bundan tahrik olmuş olmalı ki, biranda dudaklarımı vakumlamaya başladı. Ben de yukardan alta tüm düğmelerini usul usul çözmeye başladım. Elimi sütyeninin içine soktum. O sertliği ve meme uçlarının şişkinliğini tarif edemem. Tamamen ceddip ta memelerini görünceye kadar silikon olduğundan şüphelendim. Pantolonunun düğmesini çözmeye başladığımda, o da elini bacak arama atıp eşofmanımın üzerinden sikimi sıvazlamaya başladı. Çoktan sertleşmiş olan yarağıma eşofmanımın üzerinden 31 sürükletiyor gibiydi ve ben de birkaç günlüğün abazalığı üzerine boşalacak gibi oluyordum. Pantolonunun düğmesini çözüp, amcığına parmaklarımı götürdüğümde, elimi bir kadeh sıcak suyun içine soktuğumu sandım. O kadar ıslanmıştı ki anlatamam. İçimden en sonunda kendim kadar sekse düşkün biriyle istediğim biçimde beraber oluyorum diye coşuyor ve tadını çıkarmaya çalışıyordum.Onu önümde ayağa kaldırıp soydum. Tamamen üryan kalınca koltuğa ayak üstü çıkartıp, amının dudak hizama gelmesini sağladım. Kendim de azıcık alt kaykılıp, amının dudaklarıyla öpüşmeye başladım. Ellerini başıma koymuş, saçlarımı yolarcasına okşayıp, arada bir başımı iyice amcığına bastırıyordu. Klitorisine ısırıklar atıp, amını dilimle siktikçe ohlamaya başladı. “Sabırsızlanıyorum!”, “Çok hoş erkeğim!” gibi kesik kesik tümceler kuruyordu. Bir an sesinin şiddeti arkasıydı ve bacakları titremeye başladı. Kavradım ki boşaldı. Tabi ben de bu arada eşofmanlarımı çıkardım, baksırımı çıkardım, yalnızca atletim kalmıştı. Sonra tekerrür yanıma oturtup ensesinden yakalayıp öpüşmeye başladım. Göğüslerini yoğururcasına okşuyor, sıkıyordum. Atletimi kendi elleriyle çıkardı. Ben de ensesinden yakalayıp hafifçe başını göğüslerime getirdim ve o da meme uçlarımı yalayıp sormaya başladı. Sonra kendiliğinden sikime eğildi, sikimi yalamaya başladı…
Öyle iştahlı oral seks görmemiştim. Öyle bir emiyordu ki, ben boşalmadan döllerimi yumurtalıklarımdan pipetle sürükleyecek gibi soruyordu.Tabi ben buna çok uzun müddet direnemeyip boşalmaya başladım. Öyle bir boşaldım ki, hemde döllerimin fışkırmasına onun yutma sürati yetişemiyor, döllerim dudaklarının arasından süzülüyor, ama o parmaklarıyla geri toplayıp hepsini yutmaya çalışıyordu. Sikimin üzerinde kalan damlaları da diliyle itinayla toplayıp hepsini yuttu…
Boşalmama karşın sikimin küçülmediğini görünce bana gülümseyle baktı, “Kaldırmak için uğraşacağım diye üzülüyordum, bu yarağı bir an evvel amımda istiyorum!” deyip beni yatırıp, sikimi elini yakaladı amına yerleştirdi ve yavaş yavaş üzerine oturdu. Hepsini aldıktan sonra birden öyle süratli hareket etmeye başladı ki, usumu kaçıracak gibi oluyordum. Ben de onun bacaklarını okşuyor, kalçalarını avuçluyordum. Hafiften götünün deliğini de parmağımla yoklamaya başlamıştım ve bundan fazla tahrik olduğunu fark ettim. Göğüslerinin uçlarını birbirine yaklaştırıp, ikisini birden emmeye çalışıyordum. O an birkaç tane elim olmasını ve bedeninin tamamını aynı anda okşayabilmeyi o kadar istedim ki…
Bir müddet böyle sikiştikten sonra onu üzerimden kaldırıp, suratı dönük oturmasını istedim.Süratli sikilmekten seviyordu. Lokomotife dönmüş gibi çakıyordum amının derinliklerine. Bir elimi de önden dolandırıp klitorisini bilye gibi oynuyordum. Onun boşalacağını kavrayınca yavaşlayıp amına teşebbüsü sert yapmaya başladım. Usul usul geri sürüklüyor ve bir anda köklüyordum. Bundan da hoşnut olmuş olacak ki, haykıra çağıra boşaldı. Ve onun boşalmasıyla beraber ben de içine akıttım döllerimi…
Yattığımız yerden doğrulup birer sigara yaktık. O arada da mutafağa gidip çayı demledim. Peşimden gelip arkamdan belime sarıldı, kalçalarımı okşuyordu. Bu usuma anal seks önerisini getirdi ve dile getirdim. Daha evvel anal seks yapıp yapmadığını sordum. Hiç yapmadığını söyledi. Şayet alakası varsa bunu ona yaşatabileceğimi söyledim. O da bunun acı verici olduğunu dinlediğini, ama merak ettiğini söyleyince, onu cesaretlendirmeye çalıştım. Canının yanmayacağını, yanması halinde ısrarcı olmayacağımı ve bundan çok sevinç alacağını usuna soktum. O da kabul etti.
Anal seksin sohbeti dahi sikimi yine kaldırmıştı. Beraber banyodan krem aldık ve bu sefer yatak odama geçtik.Gördüğüm manzara mükemmeldi. O pak götü görünce direnemeyip yalamaya başladım. Güzeline gitmişti. Parmağımla da büzüğüne masaj yaparak yumuşatmaya çalışıyordum. İyice kıvama geldiğini kavrayınca, hem sikimi, hem götünü iyice kremledim. İlk kez götten sikilecek olmasına karşın rahat görünüyordu. Yavaşça sikimin başını göt deliğine bastırmaya çalıştım. Refleksle kendini sıktığı için zorlamam gerekiyordu, ama bunu yaparsam canı yanacaktı. Kulağına usulca kendini sıkmamasını, ıkınır gibi yapmasını söyledim. ‘Tamam!’ anlamında başını salladı. Ve tekerrür sınamaya koyuldum. Götünde milim milim ilerliyordum. Başını tamamen sokunca, her geri çıkışımın dönüşünde azıcık daha aşırısını sokuyordum. Ve en sonunda dibine kadar soktum.
O çoktan ahlamaya ohlamaya başlamıştı. Götten yemek güzeline gitmişti. Artık hoyratça, zevkime göre, poposunu tokatlaya tokatlaya sikiyordum götünü. Ben götüne çaktıkça poposu dalga dalga oluyordu. Arada bir alttan göğüslerini okşayıp, sırtını yalıyordum. Zevkten, “Sik götümü! Götüme boşal!” gibi sözler ediyor, beni de iyice tahrik ediyordu.Üzerime çıktı, sikimi yakalayıp götünün deliğine hizaladı ve yavaş yavaş oturmaya başladı. İlk keresinde bu kadar zevk alacağını hipotez etmiyordum, ama zevkten gözleri kayıyordu ve amının ıslaklığından da belirliydi. Yarağım götünde, parmaklarım amcığındaydı. Hele o memelerin bir inip bir kalkması, yaşamımda gördüğüm en hoş dans şovu gibiydi. Bu zevkleri yaşarken titreye titreye boşaldım götünün içine…
Hiç oyalanmadan kalkıp duşa gittik. Banyoda seks te çok tahrik eder beni. Beraber yıkanırken öpüşmeye başladık. Onu minik taburenin üzerine çıkartıp duvara dayadım, sol bacağını sağ kolumla kaldırıp destekleyip, ayakta amcığına soktum ve sikmeye başladım. Seslerimiz suyun sesine karıştıkça ve o su damlaları bedenimizden akarken bizi okşuyormuş gibi geldikçe dakikalarca sikiştik. “Geleceğin zaman ağzıma boşal!” diye mırıldanıyordu. Boşalmama yakın sikimi amından çıkardım ve otuzbir sürükleyerek ağzını yasladım. Bu arada o da eli amında masturbasyon yapıyordu. Ağzının içine, suratının her yerine fışkırttım döllerimi. O da boşalmış olmalı ki, banyonun içinde oturup kaldı.Çaylarımızı içtik ve birlikte yattık, göğsümde bebekler gibi yattı.
Sabah olunca giyinip çıktık konuttan. Aynı bankamatiğin önüne gelince inmesini istedim. “Neden burası?” dedi. “Burda başladı, burda bitiyor.” dedim. “Telefonunu istesem verirmisin?” dedi. “Hayır vermem. Çok hoştu, ama ikimizin de fantazisi buydu. Bunu vahşilik olarak görme, bu öykü böyle başladı böyle bitmeli!” dedim. O da, “Her ay, aynı günde, aynı saatte hep bu bankamatiğe geleceğim!” deyip dudaklarıma bir öpücük kondurdu ve indi otomobilimden. Ben de konuta geri döndüm. Sanırım uzunca bir müddet fantazilerindeki tek erkek ben olacağım.
[Erdem]
.